Ana üssü Nanjing/Çin olsa da Byton kendini Global bir Dünya şirketi olarak tanımlıyor. Bir elektrikli otomobil üreticisi olarak ise oldukça genç bir firma olarak değerlendirilebilir. Olumsuz bir durum gibi görünen ilk bilgilere rağmen Byton, çok yakın bir gelecekte kendi sürüş özelliklerine sahip teknoloji ile ilk elektrikli arabasını piyasaya sürecek. Aslında yakın gelecekteki hedefinde 3 özel otonom sürüş özellikli model var ancak, Byton K-Byte bu serinin ilk modelinden sonraki ikinci elektrikli özel modeli olacak.
M-Byte ile başlayan K-Byte geliştirme süreci, özel yapay zekâ ve öğrenen makinelerle donatılmış bir teknolojiye sahip olacak. M-Byte 2019 K-Byte ise 2021’de üretim hattında yerini alacak. İlk Byte seri konsept modelinin tanıtımı CES 2018 fuarında gerçekleştirildi. Fuarda konsept modelin fiyatı için 45.000 $’lık başlangıç değeri dile getirildi. O zaman dile getirilen bu fiyatın içerisinde 3. seviye otonom sürüş teknolojisi yatarken üretime geçildiğin de yeni nesil 4. seviye yapay zekâlı sürüş deneyimi fiyatı nasıl etkileyecek merak konusu…
Şirket politikası ise gerekli dönüm noktasına ulaşmak için mekanik düşünceden dijital düşünceye yönelmek olarak dile getiriliyor. Amazon Alexa entegrasyonu ile kullanıcısının müzik listelerini ruh haline, hava durumuna ve diğer etkenlere göre şekillendirecek olan Byton K-Byte, müzik gibi film heyecanını da yolcularına yaşatabilecek özel bir dijital teknolojiye sahip olacak. Yönetim kurulu başkanı Breitfeld, iç ve dış bağlantı teknolojileriyle K-Byte’ın hepsi bir arada çözümler sunan hayatınızdaki en önemli teknoloji olduğunu bildirdi. Bu noktada M-Byte modelinde hayat bulan özel kullanıcı arayüzü daha geliştirilerek, elektrikli arabanın en ayrıcalıklı özelliği olarak lanse edilen 48 inçlik dev dokunmatik ekran ile canlanacak. Otomobil sürüşüne özel bir tarz katan ekran, teknolojinin tün seçeneklerinin rahatça kullanıla bilmesi için direksiyondan da kontrol edilebilecek. Ekran ve iç teknolojisinden bir miktar daha bilgi verilen Byton K-Byte, dokunmatik ekranının arkasında özel hava yastığı, sürücüyü ve sürüşü kontrol eden sensörler ve gösterge alanları gibi özel donanımlarında barındıracak. Güvenlik adına markanın patentli acil durum ve güvenlik paketleri ise yine bu ekran ve gelişmiş bilgisayarın kontrolü altında.
Şirket elektrikli aracın ve diğer modellerin geliştirme aşamasında ciddi ortaklıklara da imza attı. Faurecia, Bosch, Amazon ve Baidu gibi her biri kendi alanında uzman markalar geliştirmenin tam ortasında yer alıyor. Şirket kurucularından Kirchert, Byton’un inşası büyük ortaklıklar ile hayat bulacak şeklinde açıklamalarda bulunurken üretim için Çin fabrikalarında lisans aldıklarını duyurdu. Aslında 2017 yılında Byton Nanjing’de yerini almış durumda. tesis, 2018 yılı itibariyle faaliyete geçti ve ilk çalışır durumda aksiyona sahip prototip bu fabrikada üretildi. Yapılan lisans anlaşmaları ve izinlerden sonra ilk 100 test aracı Nanjing’te üretildi. 2019 yılı sonuna kadar, yıllık kapasite hedefi ise 300.000 elektrikli Byton olarak değerlendiriliyor. Satış ve tanıtın detayları için Şanghay’da ilk mağazasını açmayı planlayan marka, her noktasında 1.500’den fazla istihdama imza attı.
2020 yılı sonunda ABD ve AB ülkelerinde lansmanı gerçekleşecek olan K-Byte modeli ilgiyle bekleniyor. İlgiye neden olarak taşıdığı yeni nesil level 4 otonom sürüş teknolojileri ve sesli komut gibi diğer elektrikli arabalarda olmayan dijital kontrol seçenekleri.
Teknik bilgilerin tamamı henüz paylaşılmasa da beklentiler ile bazı veriler yavaş yavaş sızmaya başladı. Günümüzün en önemli sorunu olarak elektrikli arabaların şarj süreleri dile getiriliyor. Tesla’nın her marka tarafından rakip olarak görüldüğü şarj teknolojileri ve batarya setleri için Byton, 30 dakikalık süre içerisinde %80’lik dolum ile rekabete ortak olmayı başarmış görünüyor. Tahminen 95 kW bataryalarıyla tam şarj ile Byton K-Byte 500 km’lik menzil hedefliyor. Aracın fiziksel özellikleri ise sedan segmentinden bir miktar daha sportif hissettiriyor zira 2021 sonunda Byton modelin sedan versiyonunu piyasaya sürecek. Motor, batarya ve diğer aktarma elemanları gibi detayla halen ciddi bir sır olarak saklanıyor. M-Byte modeli ile yakından akraba olması ancak K-Byte sedan versiyonunun üretilecek olması model hakkında nasıl bir güç teknolojisine sahip olacağı konusunda ciddi soru işaretlerine sahip.
Amerikalı, Avrupalı ve Uzakdoğulu mühendislik ve doktrinleriyle şekillenmiş proje, beklentilerin üzerinde keyif verecek gibi. Ancak meraklıları tarafından üretimine çok kısa bir süre kalmış olmasına rağmen, halen özellikleri ve teknik verileri hakkında detaylar ve fiyat bilgisi paylaşılmamış olması büyük sıkıntı yaratıyor. Elektrikli araba üretim ve pazarda tutunma rekabet ile sır gibi saklanan veriler, tüm şirketlerin ortak özelliği gibi görünse de Byton gibi bir şirketin, kendini tanıtmak için daha cömert davranması beklenirdi. Sürücüsüz araba keyfi için geliştirilen tüm teknolojiler henüz konseptlerin ötesine geçememişken iddialı bilgilerin paylaşılması da çok doğru değil ancak, takvimler ilerledikçe rakipler daha gelişmiş modellerini görücüye çıkartmaya başladı bile. Aslında markanın 3 tekerlekli ilginç bir elektrikli modelin testlerine başladığı söylentileri de kulaktan kulağa yayılıyor.
Tüm özellikler ve teknolojiler sır gibi kalsın en azından şarj teknolojisi, menzil ve level 4 sürüş teknolojileriyle ilgili bilgiler paylaşılsa bir miktar merak giderilir. Aslında uzman ve otorite kişilerin röportajlarının yayınlandığı basılı medya ve sosyal medya kanallarında Byton ile ilgili henüz paragraflara rastlanmıyor. Bu durum da elektrikli sürücüsüz özel bir teknolojiye sahip K-Byte modelinden bazılarının çoktan vazgeçtiği görülüyor. Aslında müşteri kitlesi olarak farklı kıtalardaki meraklılarının daha çok üst seviyede kullanıcılar olması bekleniyor. Byton M-Byte modeline olan talepler bu düşüncenin gelişmesini akıllara getirirken aracın fiyatı üst seviye müşterilerin limitlerine hitap edecek gibi. Aslında 45.000 $ başlangıç fiyatı duyurulmasına rağmen M-Byte ile aynı otonom sürüş seviyesine sahip lansmandaki modelin üretim yılına kadar çok ciddi değişiklikler ile daha da geliştirileceği bilgisi, fiyatını doğrudan etkileyecek. Teknolojileri dışında aracın yeni nesil elektrikli motor ve batarya gelişimleri de fiyatını etkileyecektir, Li-iyon bataryaların sıkıntılarına ek olarak Çin gibi bir merkezde üretim planlayan Byton, bu konudaki gelişmeleri de yakından takip ediyor. Motor, batarya, otonom sürüş teknolojileri, multimedya ve bağlantı özellikleri, güvenlik ve daha saymakla bitmeyen özellikler ile piyasayı sallayacağı düşünülen Byton K-Byte, Tesla modellerinden sonra elektrikli araba piyasasının yeni lideri, yeni erişim noktası ve rekabette ilk hedef konumuna gelecek özerk ilkler ile 2021’de yollarda boy gösterecek. Ayrıca ABD ve Avrupa gibi dev otomobil şirketlerinin elektrikli model geliştirme ve müşteri potansiyelinden yararlanma hâkimiyetiyle karşı karşıya kalacak olan Byton, bilinen tüm bilgileri ve otoriter verileri alt üst edecek. Markanın bir sonraki hedefi olan K-Byte sedan ise gerçek anlamda üst düzey müşterilerine hitap edecek salon tarzında iç mekân, kuantum yazılım ve güvenlik çözümleri gibi erişilmesi zor teknolojiler ile donatılmış olarak gelecek.
Fiziksel olarak ise öncelik estetik ve dayanıklılık. Elektrikli arabaların günümüzde karıştığı kaza, doğal afet ve diğer sorunlardan başarı için çıkabilesi adına markaların ciddi mühendislik geliştirme çabaları hızla sürüyor. Byton mühendisleri ise Çin gibi özel bir ülkede fabrikaya sahip olmalarının avantajını en iyi şekilde değerlendirmekteler.
