Yeni nesil yıkıcı nitelikteki araştırmalar, bazı sektörlerde ciddi sarsıntılara yol açıyor. Yapılan yatırımların bazıları akılsızlık gibi görünse de geleceğe yönelik yatırımların karmaşıklığı, var olan sektörlerdeki değerlerden vazgeçilmeli mi vazgeçilmemeli mi sorularını ortaya çıkartıyor? Küçük ölçekli ve kişisel yatırımlar, temettü büyümesi şeklinde şirketlerin geleceğini şekillendirirken borsadaki sakinlik ve moral geceleri daya iyi uyumanın farklı bir yolu olarak değerlendirilebilir. Son zamanlarda ise bazı sektörlerdeki yıkıcı değişiklikler ve değişimler, yatırımcıların uykularını kaçırmakta. Sektör durumunun fotoğraf karesi gibi sabit kalacağını umanlar, endişeli gözler ile beklemekte.
Bir örnek vermek gerekir ise Kodak markası 1970’li yıllardan itibaren tüm Dünya da en başarılı ve ’96 yılına gelindiğinde % 80 kar marjı ile neredeyse en fazla kazanan firması olarak tanınmaktaydı. Fotoğraf makinesinin yeniden dijital olarak icadında ise oldukça fazla katkısı var. Ancak bilindiği gibi bu yıkıcı teknolojik gelişme Kodak firmasının sonu oldu ve 2012 yılında marka iflasını duyurdu. Şu anda Coca-Cola ve Walmart gibi markaların benzer sıkıntılar ile yenilik geliştirme konusundaki sıkıntılar ile baş etmeye çalıştıkları biliniyor.
En güncel yıkıcı yenilik konusu olarak, elektrikli arabaların petrol endüstrisine olan etkileri merak konusu olmakta…
Elektrikli Arabalar Yağ Kullanıyor mu?
Çok sayıda internet kullanıcısı, arama motorlarında “Elektrikli Arabalar Petrol Ürünleri Kullanıyor Mu?” sorularına cevap arıyor. Cevap aslında siyah ve beyaz kadar net ve açık. Motor teknolojisi elektrikli olsa da diğer mekanik hareketli parçalar motor yağına ihtiyaç duyuyor. Ayrıca şanzıman ve diğer aktarma organlarının ihtiyaç duyduğu yağları da kullanıyorlar. Petrokimya ürünleri elektrikli arabaların hemen her yerinde kullanılmaktadır. Petrol şirketlerinin etkileneceği yollar arsında motor yağları sadece küçük bir rol oynar. Bugün Dünya’da tüketilen petrol nerede ve nasıl kullanılıyor sorusu ise en doğru bilgi için önemlidir? Önemli bir alt bilgi olarak ise; tüketilen tüm petrolün sadece yarısı yakıt ve diğer ihtiyaçlar için otomotiv sektöründe kullanıldığıdır.
Kısaca yollardaki tüm arabaların elektrikli olduğu varsayıldığında petrol talebinin % 50 azalması söz konusu olabilir. Petrole olan talebin tahmin edilmesinde oldukça detaylı bilgiler ile araştırmalar yapmak gerekir. Nüfus artışı, petrokimya endüstrisindeki gelişmeler, elektrikli arabalar ve daha birçok konudaki yıkıcı yenilik, petrol üretimi ve tüketimini gelecekte şekillendirecek ana etkenler olarak değerlendirilebilir.
Petrol Talep Tahmini
Uluslararası Enerji Ajansı, 2017 yılında, Dünya Enerji Görünümü başlıklı etkileyici bir rapor hazırladı. Oldukça etkileyici bir tablo ile meraklılarının karşısına çıkan ajans, bu günlerde haber olmaktan çok uzak olan öngörüleriyle dikkat çekti.
Enerji sektöründeki faaliyetleri ve yatırımları için bilgi ve beceri dağarcığını geliştirenler için 2017 – 2040 yılları arasında Dünya enerji ihtiyacı yaklaşık %30 artış gösterecek ve bu artışta Hindistan ile Çin’in rolü büyük olacak. Enerji ihtiyacını tetikleyen etkenlerden biri olarak, elektrikli arabalar ve San Francisco sokaklarındaki Tesla’ların aslında bir önemi yok. Zira bu durum Dünya’nın her yerindeki EV dönüşümlerini kapsıyor. Unutulmaması gereken bir diğer detay ise rapordaki vurgunun “petrol” değil “enerji” olarak adlandırılmasıdır. Her konuda enerji ihtiyacı; elektrikli arabaların kullandığı motor yağları dâhil, petrol talebini 2040 yılına kadar arttırmaya devam edeceği yönündedir. İlgi çekici bir bilgi olarak, ABD’nin 20 milyon varillik bir petrol tüketicisi olduğu ve 2030 yıllarına gelindiğinde Çin’in 13 milyon varil tüketim ile en büyük ithalatçı olarak sektörde söz sahibi olacağıdır. Bu rekabet ve büyümede elektrikli arabaların payı ise oldukça büyük olacak.
Elektrikli Otomobiller Petrol Endüstrisini Nasıl Etkileyecek?
Tüm bilgiler ışığında, verimlilik ve daha temiz bir Dünya hedefi için geliştirilen elektrikli araba sektörü, kullanılan petrol ürünlerinde en yüksek seviyeye ulaşabilir. Petrokimyasal ürünler, nakliye; kamyon, deniz ve hava taşımacılığı, yaş ihtiyaçları, 2040 yılına kadar Dünya’nın her yerinde artış gösterecek. Ayrıca petrol talebindeki artışa sadece elektrikli arabalar etki etmeyecek. Raporda detayları verilen bir diğer konu ise; “binek ve diğer otomobil sektöründeki ihtiyaçlar hızla değişse de petrol ve enerji konusunda küresel olarak zirveye ulaşmada, diğer sektörlerdeki politika değişimleri etkili olacak. Pahalı petrokimya ürünlerinin ucuzlamasıyla daha da fazla tercih edileceği, kirlenen temizlenmesinin yine enerji ihtiyacını doğuracağı gibi kara bir döngü içerisinde talebin artmasına yol açacak.”
Geri dönüşüm ile bazı ihtiyaçların azaltılması ve petrol ihtiyacının düşürülmesi konusunda çalışmalar bu gün yetersiz. Tüm bilimsel tedbirler alınsa bile günlük en fazla 1,5 milyon varil gibi oldukça düşük miktarlarda bir azaltım söz konusu olabilecektir.
Sonuç
Elektrikli arabaların petrol ihtiyacı (yakıt ve diğer unsurlar olarak) ve sektörün geleceğini etkileyip etkilemeyeceğini kestirmek zor gibi görünüyor ve şimdilik analistlerin detaylı verilerine güvenmekten başka yol yok gibi. Veri yöneticileri ve istatistik uzmanları, öngörülebilir gelecek için elektrikli otomobillerden etkilenen toplam petrol talebini izlemeyi beklemememiz gerektiği sonucuna vardılar. Bir bütün olarak küresel enerji talebi ise % 40’ı yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanmaktadır. Raporda ayrıca, küresel enerji talebinin tahmin edilen % 30 artışa oranla iki katından fazla olacağı “verimlilikteki iyileşmeler” göz önünde bulunduruluyor. Genel olarak rapor, petrol endüstrisi için pembe bir görünüm çiziyor ancak, petrol fiyatını etkileyebilecek arz yönlü değişkenleri hesaba katmıyor. Sonuç en kısa şekliyle bekle izle ve gör olarak şekillenecek.
Elektrik ile çalışan arabada vites olmadığına göre şanzıman nasıl yağ ister? Çünkü otomatik vites dahi değil ki şanzıman olsun, devir kontrolü doğrudan elektrik motoruna elektriksel olarak uygulanıyor. Bir tek olsa olsa istavroz dişlisinde yağ gerekebilir.